SEATTLE

Jo, Apple’daki kariyerine 14 yıldan uzun zaman önce Apple Store’da Uzman olarak başladı. “Apple Retail’de geçirdiğim süre içinde buradaki kültürle içten bir bağ kurdum ve insanlara yardımcı olma tutkumu keşfettim.” Jo bu tutkuyu Seattle kampüsüne de taşıdı. Burada bir iş arkadaşıyla tanışması, Yapay Zeka ve Yapay Öğrenme (AIML) ekibinde heyecan verici yeni bir fırsatın zeminini hazırladı.

“Birçok ortak noktamız olduğu için tanıştırıldık. İkimiz de Latin kökenliyiz ve teknoloji alanında çalışan kadınları sonuna kadar destekliyoruz.” İlk sohbetlerinde, Jo Apple Store’daki günlerinden esinlenen bir fikrini paylaştı. “Apple Store çalışanlarının, yapay öğrenmenin ürünlerimizde nasıl kullanıldığını daha iyi anlatmasını sağlayacak bir öğrenme deneyimi hazırlamak nasıl olurdu?”

Bu fikri çok seven ekip, Jo’ya vizyonunun hayata geçirilmesi için çalışabileceği yeni bir rol teklif etti. Bugün, Apple Store ekip üyeleri, müşterilerin Apple’ın yapay öğrenme konusundaki benzersiz yaklaşımının avantajlarını takdir etmesine çok daha büyük bir özgüvenle yardımcı oluyor. “Tüm bunların biriyle kahve içip sohbet ederken başlamış olması beni mutlu ediyor. Bu, bağlantı kurmanın ve bir işbirliğine adım atmanın harika bir yolu.”

Jo günlük çalışmanın dışında da bağlantı kurmayı önemsiyor. Seattle’daki Women@Apple Kültürel Çeşitlilik Ağı Birliği’nin (DNA) liderlerinden ve Seattle’da Pride@Apple’ın kurulmasına da yardımcı oldu. “Birliktelik duygusu oluşturmak kimliğimin önemli bir parçası. Topluluğunuzla birlikte olmak ve birbirinizden öğrenmek sizi güçlendirir.”

Chidi, Commerce ürün ekibinde çalışmaya öncelikle stajyer olarak başladı. Bu deneyimin kazandırdığı özgüvenle mezun olduktan sonra Apple’a tam zamanlı olarak katılmak istedi. “En büyük motivasyonum ekipti. Yaptıkları işi seviyordum ve bunun bir parçası olmak istediğimi biliyordum.”

Chidi ürün müdürü olarak çalışmaya başladığında kısa sürede hem destek hem ilham kaynağını buldu. “Müdürümün yönlendirmeleri çok işe yaradı ve onun da buraya bu grupla çalışma fırsatı için geçiş yapmış olması bana şunu gösterdi: Bu ekip ve bu çalışma, uzun süreli bir vizyonun parçası.

Bu vizyonun en baştan şekillendirilmesine yardımcı olma fırsatı Chidi için son derece cazipti ve burada kendisi için büyük bir potansiyel gördü. “Seattle’daki ekibim daha yeni bir grup, bu yüzden kültürümüz ve deneyimlerimize katkıda bulunmak için çok sayıda fırsat var. Burada geleceğimin çok parlak olduğunu görebiliyorum.”

Sophie, akademik araştırma programları müdürü olarak Apple’a katılmadan önce daha küçük kuruluşlarda çalıştı. “Daha önce hep devlet kurumları ve kar amacı gütmeyen kuruluşlarda çalıştım. Apple’ın Yapay Zeka ve Yapay Öğrenme (AIML) ekibini ilk düşündüğümde alışkın olduğum yerlerden bu denli farklı bir ortamda başarılı olabileceğimden emin değildim.”

Sophie görüşme sürecine başlayıp rol hakkında daha fazla bilgi edindiğinde aslında Apple’ın kendisine çok uygun olduğunu fark etti. “Burada araştırma dünyasına yeni ve heyecan verici biçimlerde katkı sağlayabileceğimi hemen gördüm. Ve belki de en önemlisi kişisel katkılarıma cömert bir şekilde değer verileceğini anladım.”

Sophie ekibe katıldıktan sonra, birlikte çalıştığı iş arkadaşları da bu kararını bir kez daha doğruladı. “Ne kadar kıdemli olursa olsun, herkes sorularımı yanıtlamak için seve seve benimle biraz oturup konuşuyordu. Bu ekip, birlikte çalıştığım kişiler arasında işbirliğine en açık olanlar arasında yer alıyor.”

Dragos, yazılım mühendisi olarak Apple’a katılma fırsatına sahip olduğunda Seattle’da kalabileceği için mutluydu. “Gitmek istemiyordum, bu yüzden Apple’da neler yapabileceğimi görmek harikaydı.”

Dragos, Apple Bulut Altyapısı ekibinin parçası olarak önemli katkılar sunduktan sonra uzmanlığını kullanmanın yeni yollarını aramaya başladı. “Buradaki kişiler, müdürlerim de dahil olmak üzere, farklı bir alanda yeni bir şeyler denemek istediğimde beni her zaman desteklediler. Ancak kariyerimi ilerletmek için benim de inisiyatif almam gerekti.”

Bu çaba, diğer mühendislerle şirket içi toplantıların organizasyonunu da içeriyordu. “Apple’ın Seattle’daki teknoloji topluluğunun büyümesine yardımcı olmak istedim. Bu toplantılar, bağlantı kurup neler üzerinde çalıştığımızı ve zorlandığımız noktaları paylaşarak birbirimizi biraz daha tanımanın bir yolunu sunuyordu.”

Toplantılardan birinde Dragos, gerçekten ilgisini çeken bazı konular üzerinde çalışan Apple Medya Ürünleri ekibinin üyeleriyle tanıştı. Birkaç yıl sonra Dragos bu konuşmayı hatırladı ve ekiple bağlantı kurdu ve bir süre sonra da aralarına katıldı. “Burada çok sayıda yetenekli insan var. Her zaman dinliyorum, dolayısıyla öğrenmeye devam ediyorum. Bu şekilde karşıma yeni fırsatlar çıkıyor.”